Meryem Ana Evi dayanışması üçüncü gününde büyüyor

Meryem Ana Evi’nde otopark gelirlerinin Efes Selçuk Belediyesi’nden alınmasına karşı başlatılan nöbet, üçüncü gününde dayanışmanın giderek güçlenmesiyle devam ediyor. Aydın Büyükşehir Belediyesi, İzmir’in ilçe belediyelerindeki çalışanlar, CHP örgütleri, sivil toplum kuruluşları, esnaf ve halkın katılımıyla dayanışma büyüyor. Sabahın erken saatlerinden itibaren nöbet alanında toplanan katılımcılar, soğuk havaya rağmen eyleme kararlılıkla destek veriyor.

"BİRLİKTEN GÜÇ DOĞUYOR"

Başkan Ceritoğlu Sengel, nöbetin çevredeki belediyeler ve inisiyatiflerin desteğiyle her geçen gün daha da büyüdüğünü vurguladı. Sengel, “Genelde eylemler ilk gün kalabalık olur, sonraki günlerde katılım azalır. Ama bizde durum farklı. İlk gün bir araya geldik, çadırımızı kurduk. Halk katıldı, ardından çevre ilçeler eklendi, derken emekçiler de yanımızda oldu. ‘Birleşerek çoğalıyoruz’ dedik ve bunu her gün somut bir şekilde görüyoruz. Devletin vicdanı ve sağduyusu da bu haklı mücadeleyi anlayacaktır diye inanıyorum” dedi.

"KENDİ EKMEĞİNİ PAYLAŞAN BİR TOPLUMUZ"

Başkan Sengel, otopark gelirlerinin kesilmesinin sadece belediyeyi değil, tüm Efes Selçuk ekonomisini etkilediğini belirtti. Sengel, şu sözleri paylaştı: “Bu mesele, sadece belediyenin kaybı değil. Biz her ay 30-32 milyon TL’yi çalışanlarımıza ödüyoruz ve bu para yerel ekonomiye geri dönüyor. Biz alışverişimizi kendi esnafımızdan yapar, kazancı yine burada dağıtırız. Bu nedenle, ‘Sizin için küçük, bizim için büyük bu gelirden bizi mahrum etmeyin’ diyoruz. Bu talep bir kişinin değil, Efes Selçuk halkının isteğidir. Belediye başkanları değişir, ancak bu gelir Efes Selçuk’ta kalmalıdır.”

"HAK SAHİBİNİN HAKKI TESLİM EDİLMELİ"

Meryem Ana Evi’yle ilgili sorunların geçmişte yapılan kısa vadeli sözleşmelerden kaynaklandığını belirten Sengel, geçmişte yaşananları şu sözlerle anlattı: “Altı yıl önce, muhalefetteyken belediye meclisinde grup başkan vekiliydim. O dönemde, ‘Efes Selçuk’a bırakacağınız en büyük miras, Meryem Ana’nın gelirleridir’ demiştim. Daha önceki başkanlar 20 yıllık sözleşmeler yaparken, o dönemde yalnızca 5 yıllık bir anlaşma yapılmış. Bugünkü talebimiz net: Hak ettiğimizin bize verilmesi. Çocuklarımızın geleceği, belediyenin ayakta kalması, halkın temel hizmetlerinin devam edebilmesi için bu gerekli. Eğer hak sahibine hakkını teslim etmeye yanaşmayanlar varsa, halkın karşısına çıkmamalıdırlar.”

Benzer Videolar